
Ergenlik döneminde fiziksel, zihinsel ve cinsel gelişimin hayli hızlı olması sebebiyle birçok çocuk bu dönemi oldukça hassas ve duygu yoğunluğu içerisinde geçirebilmektedir.
Ergenlik Dönemi Nedir?
Çocukluktan yetişkinliğe geçmiş dönemi olarak tanımlanan ‘ergenlik dönemi’ kızlarda 11-12, erkeklerde ise 13-14 yaşlarından başlayıp 20-21 yaşına kadar devam eder. Ergenlik döneminde hissedilen belirtiler her çocuk için farklılık gösterse de bazı belirtiler bütün çocuklarda genel olarak gözlemlenebilir.
Boy uzaması, hızlı gelişen kaslar, kıllanmak, yüzde sivilcelenme ve erkek çocuklarda sesin kalınlaşması ergenlik dönemi özellikleri arasında gösterilebilir. Ergenlik döneminde birden artış gösteren hormonal faaliyetler, çocukların düşünce ve duygusal yapılarını doğrudan etkilemektedir. Bunun sonucunda tüm ilgi ve alakalarını tamamen kendi dünyalarına çevirerek, okul gitmek, ders çalışmak gibi sorumluluklara ya da aile içi ilişkilere karşı oldukça ilgisiz bir tutum içerisine girebilirler.
Ergenlik Döneminin Psikolojik Belirtileri Nelerdir?
Ergenlik döneminde yaşanan problemlere, sağlıklı bir yetişkin olabilmek adına oldukça özen gösterilmesi gerekir. Bu dönemdeki çocuklar, artık yetişkin olmaya yaklaştıklarını ve bir birey olacaklarının farkındalığını kazanırlar. Yaşamlarındaki misyonları veya olmak istedikleri mesleğe ait fikirler ergenlik döneminde belirginlik kazanabilir.
Ergenlik döneminde duygu değişimleri çok ani ve yoğun yaşanabilir. Bir gün çok mutlu olan çocuk, ertesi günü oldukça mutsuz veya sinirli tavırlar sergileyebilir. Bazı çocuklarda bu mutsuzluk 2 veya 4 hafta gibi süreyi geçmesine rağmen devam ediyorsa ergenlik depresyonu dediğimiz durum ortaya çıkabilir. Bu sebeple ergenlik döneminde olan çocuğu doğru gözlemleyip, gerektiğinde psikolojik destek almaktan asla kaçınılmaması gerekiyor.
Ergenlik döneminde hemen hemen birçok çocukta aynı belirtileri görebilmek mümkün. Bunların en başında, okula gitme isteğinin azalması, derslere olan ilgisizlik, yalnız kalma isteği veya aile ile gergin ilişkiler gösterilebilir. Ayrıca ergen depresyonu içinde olan çocuklarda belirgin bir şekilde yemek yeme alışkanlıkları değişebilir. Aşırı derecede yemek yeme veya iştah azalması görülür. Aşırı miktarda uykuya düşkünlük de ergenlik depresyonunun diğer belirtileri arasındadır. Yapılan araştırmalara göre ise her 8 ergenden 1’i ergenlik depresyonu yaşamaktadır.
Ergenliğin psikolojik belirtileri aşağıdaki maddelerle açıklanabilir:
- Aile ile kurulan ilişkilerde gerginlik, alınganlık veya devamlı bir tartışma hali,
- Konsantrasyon bozukluğu ve birçok şeye karşı duyulan ilgisizlik,
- Okula gitmek veya ders çalışmak gibi sorumlulukların aksatılması, yerine getirilmemesi,
- Karar verirken zorlanma,
- Aşırı yemek yeme veya iştahsızlık sonucu gelişen ani kilo değişimleri,
- Ölümle ilgili yoğun düşünceler ya da ölüme duyulan merak,
- Arkadaşlardan uzaklaşarak asosyal olmaya yatkınlık,
- Okuldaki başarı oranının belirgin ölçüde azalması,
- Alkol veya uyuşturucu kullanımı,
- Geleceğe dair hissedilen karamsarlık,
- Mutluluk ya da mutsuzluk gibi duyguların abartılı bir biçimde yaşanması,
- Unutkanlık.
Ergenliğin Sorunları ve Çözümleri Nelerdir?
Psikoterapi seansları ve gerek görülürse ilaç tedavisi ergenlik döneminde yaşanan depresyonu tedavi etmede tercih edilmektedir. Bazen bu depresyon oldukça şiddetli bir biçimde kendini gösterebilir ve ergenlerin aileleriyle sorunları bir hayli artış gösterebilir. Bu gibi durumlarda aile terapisinin tercih edilmesi daha sağlıklı bir yol olabilir.
Çocuklardaki gergin ve mutsuz ruh halini bir miktar hafifletecek ve ebeveynlerin işini bu süreçte kolaylaştıracak bazı davranış ve iletişim metotlarını şöyle sıralayabiliriz:
- Çocuğunuzu herhangi bir konuda eğitirken, kuralcı ve baskıcı bir tutum içerisinde olmamaya gayret edin. Hata yaptığında ise bunun normal olduğunu ancak bir daha tekrarlandığında ise karşılaşacağı sonuçları kibar bir dille ona açıklayın.
- Çocuğunuza karşı aşırı korumacı davranmayın. Onlara hata yapabilme ve kara verebilme özgürlüğü tanıyın. Böyle davranmanız özgüven duygularını pekiştirecektir.
- Her zaman sizin sevdiğiniz bir şeyi yapmak zorunda olmadıklarını kendinize hatırlatın. Yaptıkları ve yapacakları her şeyi kontrol etmeye çalışmayın.
- Farklı veya ilgi duyduğu aktiviteleri denemeye karşı onu her zaman desteklediğinizi hissettirin.
- Çocuğunuzu gerçekten dinlemek için vakit ayırın. Sizin için onun yaşadığı duygular oldukça yüksek veya abartılı gibi dursa da bunun ergenlik döneminin en belirgin özellikleri arasında olduğunu unutmayın.
- Ergenlik dönemindeki çocuklar aile içi iletişime oldukça kapalı durabilir. Onunla iletişim kurmaya dair açık olduğunuzu her zaman hatırlatın.
- Çocuğunuza ne yapması veya nasıl yaşaması gerektiğiyle ilgili katı kurallar koymayın. Ona ne yapacağını devamlı olarak söylemek yerine, isteklerini veya duygularını dinleyerek onu anlamaya çalışın. Sorunlarını çözme konusunda onu yargılamadan destek olun.
- Gerektiğinde yardım alabilirsiniz. Çocuğunuzun özellikle iyi iletişim kurduğu bir aile yakını veya büyüğünden onunla konuşmasını isteyebilirsiniz.
Image by Freepik