Evlat Edinme Süreci ve Sonrası

Evlat edinme yasal olarak belli şartları taşıyan kişi veya eşlerin, evlat edinilmeye uygun çocukların ebeveynliğini üstlenmesi durumudur. Evlat edinme süreci hem çocuk hem de ebeveynler için özel ve farklı psikolojik etkileri içerisinde barındırmaktadır.

Aileler bir çocuğu evlat edindiklerinde, daha önce hiç tatmadıkları benzersiz duyguları bir arada hissedebilirler. Bu karmaşık duyguların bir arada hissedilmesi oldukça doğal bir durumdur. Hem ebeveyn olacak kişilerin hem de evlat edinilen çocukların kendilerine özgü, hassas veya travmatik hikayeleri olabilir. Bu geçmiş hikayelerin ışığında; çocuk ve ailenin birbirine uyum göstermesinin ve aynı evde huzur içinde bir yaşamı paylaşmaya çalışmasının evlat edinmenin olumsuz yönleri arasında yer aldığını söyleyebiliriz.

Evlat Edinme Sürecinde Nelere Dikkat Edilmelidir?

Evlat edinme süreci hem çocuk hem de ebeveynler açısından oldukça zorlu ve duygusal etkilere sahiptir. Dolayısıyla evlat edinmeyi düşünen kişiler veya ailelerin bu fikri gerçekten benimsemeleri ve buna göre adım atmaları gerekmektedir. Hem anne hem de baba olmaya aday kişilerin evlat edinme konusunda bir fikir birliğine varmış olması oldukça önemlidir. Çünkü bazen biyolojik olarak anne-babası olmadığın çocukları büyütme ve sahiplenme fikri, birçok kişi için zamanla zorlayıcı olabilir. Bu sebeple anne ve baba olmaya aday kişilerin çocuk evlat edinme sürecini tüm yönleriyle ele alıp buna göre değerlendirmesi gerekir. Sonradan bu fikrinden dolayı pişman olan ebeveynler,evlat edindikleri çocuğun daha çok mutsuz olmasına ve psikolojik anlamda yaralanmasına yol açabilirler. Evlat edinmeyi düşünen kişiler, kendilerini bu sürece hazırlarken evlat edinen ailelerin yorumları ile ilgili detaylı bir araştırma yaparak süreçle ilgili daha çok farkındalık kazanabilirler.

Evlat edinmek isteyen kişi veya ailelerin dikkat etmesi gereken diğer noktalardan biri ise, evlat edinilen çocukla kuracakları ilişki bağıdır. Unutulmamalıdır ki, evlat edinmeye uygun tüm çocuklarda yalnızlığın veya terkedilmiş olmanın yarattığı bir hassasiyet vardır. Bu hassasiyete sahip çocuklara daha özenli, özverili ve sevgi dolu davranmak, ebeveyn olmayı düşünen kişilerin mutlaka önem vermesi gereken konular arasındadır. Özetle, evlat edinilen çocuğun duygusal ve ruhsal yapısı göz önünde bulundurulmalı ve ona daha hassas bir tavırla yaklaşılmalıdır.

İleriki yaşlara geldiğinde evlat edinildiğini öğrenen çocuk psikolojik anlamda bunu taşımakta zorlanabilir. Biyolojik anne ve babası tarafından neden terkedildiğini, kim olduklarını veya bunun neden onun başına geldiği gibi sorularla dolu hassas bir süreç geçirebilir. Bu yüzleşme anne ve baba için oldukça zorlayıcı olsa da çocuklarına karşı her konuda dürüst ve açık olmalıdırlar. Özellikle çocuğun biyolojik ailesiyle ilgili sorduğu sorulara net cevaplar verilmelidir. Anne ve babanın bazı soruları yanıtsız bırakması ya da bu konuyu direkt kapatmaya çalışmaları çocuğun ailesine duyduğu güven duygusunu zedeleyecektir.

Evlat Edinilen Çocuğun Ruh Sağlığını Korumak İçin İzlenecek Yollar

Evlat edinilen çocuklar, oldukça hassas ve duygusal bir yapıyı taşımalarından dolayı ailelerin bazı konularda dikkat etmesi gereken noktalar vardır:

• Çocuk kaç yaşında olursa olsun evlat edinildiği bilgisi onunla açık bir şekilde paylaşılmalıdır. Ailenin,çocuğun yaşına uygun bir dil seçerek anlayacağı basit kelimelerle bunu aktarması gerekir.
• Çocuğa evlat edinme süreci anlatılırken, anlamakta zorlanacağı detaylara çok fazla yer verilmemesi gerekir. Ayrıca yalansız ve dürüst bir şekilde anlatılmalıdır.
• Çocuğa evlat edinme süreci anlatılırken, bunun nedenleri de açık bir şekilde ifade edilmelidir.
• Çocuğun evlat edinildiğini yakın çevre ve akrabalardan gizlememek gerekmektedir.
• Çocuk büyüdüğü zaman evlat edinme öyküsünü dış çevreyle paylaşabileceğini ve bunda bir sakınca olmadığını mutlaka kavramalıdır.
• Ailelerin evlat edinilen çocuğa aşırı korumacı ve hassas bir tutumla yaklaşmamaları gerekir. Diğer bir deyişle bu tutum, biyolojik anne babasıyla büyüyen çocuklara gösterilen muameleden çok farklı
  olmamalıdır.
• Ailelerin bütün odağına çocuğu almaması gerekir. Ona karşı doğal, şefkatli ve güven duygularını destekleyecek tavırlarda yaklaşılmalıdır.
• Çocuğa biyolojik anne babası ile ilgili yalan söylenmemesi veya kötü yorumlar yapılmaması gerekir.Çocuğa istediği zaman biyolojik anne ve babasını bulmaya hakkı olduğu öğretilmelidir.
• Aile içinde birden fazla çocuk olması durumunda, kardeşler arasında ayırım yapmadan, hepsine eşit sevgi ve hoşgörü ile yaklaşılmalıdır.

Konu ile ilgili terapi ve danışmanlık hizmetlerimize Çocuk terapisi sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

Image by Freepik