
Birey panik atak esnada, şiddetli bir biçimde korku ve panik nöbeti geçirir. Nefes darlığı yaşar ve hızlı bir şekilde nefes alıp vermeye başlar. En yoğun seviyesine ulaştığında ise yüksek nabız belirtileri gözlemleyebiliriz.
Panik Atak Nedir?
Panik atak, endişe, huzursuzluk ve ölüm korkusu gibi hislerin ani bir şekilde bireyi etkisi altına aldığı bir çeşit psikolojik rahatsızlıktır. Panik duygusu, 5-10 dakika gibi kısa süreli ataklar halinde gelebilir ve en yoğun seviyesine ulaşabilir. Çoğu zaman 30 dakika veya 1 saate kadar sürdükten sonra kendiliğinden etkisi azalır.
Panik atak, belirli aralıklara tekrarlayabilir. Görünürde olumsuz bir durum olmamasına rağmen, birey kötü bir şey yaşama veya şiddetli bir ölüm korkusu duyarak bu nöbetleri geçirebilir. Panik atak rahatsızlığı, her yaştan kişilerde ancak kadınlarda daha çok rastlanmaktadır. Kişilik özelliği olarak ise, günlük yaşamında mükemmeliyetçi ve kurallarına bağlılık gösteren kişilerde daha çok yaşandığını belirtmek mümkün.
Panik atak, her gün veya haftada birkaç gün olmaya başlamışsa ve birkaç ayı geçmesine rağmen halen sürüyorsa gösteriyorsa buna panik bozukluk diyebiliriz.
Panik atak çoğu zaman kaygı bozukluğu (anksiyete) ile karıştırılsa da aralarında farklar bulunmaktadır. Panik atak nöbetleri, ortada herhangi bir neden veya tetikleyici olmadan kendini gösterebilir. Anksiyete yaşayan kişilerde ise gözle görülür ve tanımlanan bir kaygı nedeni vardır, ancak bunun hissedilen boyutu oldukça yüksek ve tehdit edici bir şekildedir. Ayrıca panik ataklar daha yoğun ve korkutucudur, anksiyete atakları ise daha az yoğunluktadır.
Panik Atak Belirtileri Nelerdir?
Panik atak nöbetleri sırasında yaşanan belirtilerin birkaçı aynı anda görülebilir ve bu belirtiler kişiye kişiye göre değişiklik gösterir.
- Kalp krizi geçirme ve ölüm korkusu,
- Nefes almakta güçlük çekmek ve boğulma korkusu,
- Kalp çarpıntısı,
- Kendine veya dünyaya duyulan yabancılık hissi,
- Akli dengeyi kaybetme veya delirme korkusu,
- Vücut ısısında artış, terleme veya üşüme,
- Bayılma korkusu,
- Baş dönmesi,
- Göğüste hissedilen bir baskı veya göğüs ağrısı,
- Nöbet sırasında bulunduğun yerden aniden uzaklaşma veya kaçma isteği,
- Kontrolü kaybetme korkusu,
- Mide bulantısı ve karın ağrısı.
Panik Atak Bozukluğunun Nedenleri Nelerdir?
Panik atak bozukluğunun yaşanmasında gelişim döneminde yaşanılan olayların etkileri olabilir. Çocukluk, gençlik, aile hayatı, iş yaşamı ve özel hayatta kurulan bağlardaki ilişkilerin yakından incelenmesi, bize panik atak bozukluğunun neden yaşandığıyla alakalı bazı ipuçlarını verebilir.
Bunun dışında, eğer birinci dereceden akrabanız olan anne, baba veya kardeşinizde panik atak bozukluğu tespit edilmişse, sizde de yaşanma olasılığı %15 civarına çıkabilir.
Özellikle çocukluk çağında asosyal, çekingen ve ürkek bir duruş sergileyen bireylerin, yetişkin olduğunda kaygı veya panik bozukluğunu daha çok yaşadıkları gözlemlenmiştir.
Unutulmamalıdır ki, panik atak bozukluğu bir bireyin zayıf veya savunmasız bir kişiliğe sahip olduğunu göstermez. Her bireyin biyolojik ve ruhsal yapısı birbirinden farklı olup, stres veya depresyonun olumsuz etkilerine verdikleri cevaplar da birbirinden tamamen farklılık gösterebilir.
Panik atak nöbetlerinin belli başlı nedenlerini aşağıdaki maddelerle açıklayabiliriz:
- Bireyin özel hayatında yaşadığı ve unutamadığı bazı travmatik olaylar,
- İş yaşamında çok fazla strese maruz kalmak, iş kaybı veya maddi sıkıntılar,
- Yüksek miktarda kafein tüketmek,
- Uyuşturucu veya alkol kullanımı,
- Aşırı hassas veya mükemmeliyetçi bir kişilik yapısına sahip olmak,
- Birinci dereceden akrabalarda panik atak rahatsızlığının görülmüş olması,
- Çocukluk döneminde yaşanan bazı travmatik olaylar.
Panik Atak Nasıl Geçer?
Panik atak tedavisi mümkün olabilen ve tedavi edilmesi gereken bir psikolojik rahatsızlıktır. Tedavide, bireyin panik nöbetlerini yaşamaması ve stres seviyesinin azaltılması hedeflenir. Panik atak bozukluğunun giderilmesinde ilaç tedavisinin etkisi oldukça önemlidir.
Bazı antidepresan grubu ilaçlar, anksiyete giderici ilaçlar ve yardımcı ilaç grupları bu tedavide hekimler tarafından tercih edilmektedir. Ancak ilaç tedavisinde en çok dikkat edilmesi gereken noktalardan biri, ilacın bırakılma sürecidir. Çoğu zaman ilacı kullanan kişi, iyileştiğini düşünerek tedaviyi bir anda kesebilir. Bu kesinlikle doğru bir uygulama değildir. Bu durum, ilacı aniden kesen bireyde, ‘kesilme sendromu’na yol açar ve hastalık yeniden tekrar edebilir. Dolayısıyla panik atak tedavisinde kullanılan ilaçlar doktor kontrolünde bırakılmalıdır.
Psikoterapi seanslarında uygulanılan bilişsel davranışçı terapi, panik atak rahatsızlığının giderilmesinde %70-90 oranında bir başarı sağlamaktadır. Bu seanslarda, bireyde paniğe sebep olan olaylar ve bu olayların altında yatan gerçek nedenler incelenir. Ayrıca, panik anında bireyin bu yoğunluğu nasıl yönetmesi gerektiği ve kaygı seviyesini nasıl minimuma indireceği üzerine uygulamalı çalışmalar yapılır. Panik atak seviyesinin ne boyutta olduğu ise panik atak testi ile tespit edilir.
Panik atağın giderilmesinde en çok tercih edilen yöntemlerden biri de nefes egzersizleridir. Özellikle panik esnasında uygulanan nefes egzersizleri, nöbetlerin daha az şiddetli geçmesine olanak tanır. Doğru bir nefes egzersizi için; önce burnunuzdan derin bir nefes alın ve soluğunuzu tutun, 10’a kadar sayarak bekleyin. Ardından nefesinizi yavaşça bırakın ve kendi kendinize gevşe komutu verin. Bundan sonraki nefeslerinizi ise 3 saniyede alıp, 3 saniyede bırakabilirsiniz.
Image by Freepik